TDP Genel Başkanı Sarıgül, Af çağrısını Mersin’de yineledi

Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, 9 Nisan’da yaptığı af çağrısını Mersin’deki cezaevi önünde tekrarlayarak, “Af talebimiz siyasi bir talep değil, vicdani bir taleptir” dedi.

TDP Genel Başkanı Sarıgül, bu kez Mersin’de af çağrısı yaptı

Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, 9 Nisan’da yaptığı af çağrısını Mersin’deki cezaevi önünde tekrarlayarak, “Af talebimiz siyasi bir talep değil, vicdani bir taleptir” dedi.
Sarıgül, Mersin programı kapsamında cezaevi önünde açıklama yaptı. Bir grup partili ile birlikte Mersin E Tipi Kapalı Cezaevi önünde bir araya gelen Sarıgül, 9 Nisan tarihinde TDP Genel Merkezinden bir af çağrısında bulunduğunu hatırlatarak, “Af talebimiz siyasi bir talep değil, vicdani bir taleptir” ifadelerini kullandı.

Pandemi koşulları nedeniyle online ve hızlı yargılamalar, gözden kaçan bazı konular olduğunu savunan Sarıgül, “Özellikle pandemi koşulları münasebetiyle ülkemiz ve dünya büyük bir ekonomik krizle karşı karşıya kaldı. Bu süre içerisinde çeklerini, senetlerini ödeyemeyen bir çok esnafımız şu anda mağdur durumda. Maalesef ülkemize öyle bir el uzandı ki, 90 binin üzerinde genç uyuşturucu batağı ile karşı karşıya kaldı. O nedenle şu anda cezaevlerinde kapasitenin üzerinde bir yoğunluk var. Şu anda cezaevlerinde dünyaya gelen binlerce çocuğumuz var, daha hayatla ne yazık ki buluşamadılar. Yine dışarıda binlerce çocuğumuz var anneleriyle, babalarıyla hasret gideremedi ve görüşme imkanı olmadı. Toplumsal barış için affet Türkiyem, kardeşlik hukuku için affet Türkiyem, annelerin çocuklarına kavuşması için affet Türkiyem, babaların çocuklarına kavuşması için affet Türkiyem diyoruz. Şu anda binerlerce anneanne, binlerce babaanne kader mahkumlarının yolunu gözlemekte, kader mahkumları için affet Türkiyem” diye konuştu.

“Af talebimiz kardeşlik hukuku içindir”
TDK olarak af çağrısına yanıt veren ve af çağrısını seslendiren MHP’nin, CHP’nin ve aynı zamanda kader mahkumlarının konusunu gündeme getiren Adalet Bakanının konuşmalarını çok dikkatli bir şekilde takip ettiklerini söyleyen Sarıgül şöyle devam etti; “Şöylesine bir baktığımız zaman 6,5 milyon mülteciye bakan benim cennet vatanım, 250 binin üzerindeki kader mahkumu dışarıya çıktıktan sonra onlara lojistik destek vermemiz lazım, onlara ekonomik destek vermemiz lazım. Kader mahkumlarının hayatla tekrar buluşmasını en içten bir şekilde sağlamamız lazım. Kendilerine psikolojik destek vermek lazım. Belediye Başkanlığım döneminde bunların hepsini yapmıştım, bir çok kader mahkumu ile ilgilenmiştim. Kader mahkumları cezaevinden çıktıktan sonra onların yaşamla buluşabilmeleri için önlerini açmıştım. Özellikle kader mahkumları cezaevinden çıktıktan sonra onlara iş imkanı sağlamalıyız, onlara ekonomik imkan sağlamalıyız ki, toplumla en iyi şekilde buluşsunlar. O nedenle bir kez daha altını çiziyorum, bizim af talebimiz siyasi bir talep değil, kesinlikle vicdani bir taleptir. Bir kez daha şu anda 68. cezaevinin önündeyim, Mersin’den bütün ulusuma sesleniyorum; af talebimiz kardeşlik hukuku içindir, kardeşlik hukukunun yeni baştan tahsis edilmesi için affet Türkiyem, affet Türkiyem.”

“Vatanımıza, bayrağımıza karşı işlenin suçlar af kapsamı dışında”
“Şunun özellikle bilinmesini istiyorum ki, bayrağımıza karşı, toprağımıza karşı, vatanımıza karşı, bölünmez bütünlüğümüze karşı işlenmiş suçların tamamı, bu af kapsamının dışındadır” diyen Sarıgül, “Adalet Bakanımız bizim bu çağırımızdan sonra yarı açık cezaevlerindeki 90 bin kader mahkumunun süresini, 23 Ağustos tarihine kadar uzatmıştır. Bu da af talebemizin ne kadar haklı olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu 90 bin kader mahkumu dışarda olduktan sonra bugüne kadar 1 tanesi bir tek suça dahi bulaşmamıştır” şeklinde konuştu.
Mersin programını yarıda kesmek durumunda olduğunu ifade eden Sarıgül, “Birazdan televizyon programı sonrası Bartın’a hareket edeceğim. Bartın’da göçük altında kalan, çoluğunun, çocuğunun rızkını kazanmak için mücadele veren madencilerimizi saygıyla, sevgiyle bir kez daha yad ediyoruz. Hakk’ın rahmetine kavuşanlar var, mekanları cennet olsun. Göçük altında umutla bekleyenler var, Allah’ım inşallah onları sağ salim hepimizle buluşturur. Bir kez daha ulusumuza başsağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı.

“Futbol sahalarında 8 Türk, 3 yabancı olmalı”
Mustafa Sarıgül bir soru üzerine, futbol sahalarında 8 tane yabancı, 3 tane Türk bulunduğunu belirterek, “Bu beni alabildiğine rahatsız ediyor. Futbol sahalarımızda hep birlikte bir kampanya başlatmalıyız, ekonomik milliyetçilik yapmalıyız. Futbol sahalarında 8 tane Türk, 3 tane yabancı olmalı. Bakıyoruz Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray, Trabzonspor ve diğer bir çok spor kulüplerine 8 tane yabancı oynuyor. Soruyorum bir Fenerbahçeli’ye, Galatasaraylı’ya, Beşiktaşlı’ya takımını ezbere sayabilir misiniz? Sayamıyor, çünkü taraftar takımına yabancılaşmış vaziyette. O nedenle sahalarda 8 tane Türk olmalı, 3 tane yabancı olmalı. O 3 tane yabancı da Hagi gibi Alex gibi kaliteli futbolcular olmalı. Son 3 yılda Türkiye’ye 250’nin üzerinde yabancı oyuncu gelmiş gitmiş ve bunların maliyeti 900 milyon doların üzerinde. Bu paraları biz ne yazık ki sokağa atmışız. O nedenle Mersin’den bütün spor kulüplerine çağrıda bulunuyorum; sahalarımızda 8 tane Türk olmalı, 3 tane de kaliteli yabancı olmalı. Biz alt yapıya önem vermeliyiz ve kendi evlatlarımızı yetiştirmeliyiz. Bunu yapmadığımız taktirde koca milli takımımız gidip, 50 bin kişilik bir ada takımına yenilerek Türkiye’ye geliyor. Bu da bizi alabildiğine üzüyor” dedi.

İskenderun’un il olması için yoğun bir çalışma yaptıklarını, özellikle Balıkesir’de bir noktanın, Konya’da bir noktanın belirlendiğini ve Mersin üzerindeki çalışmaların bu anlamda devam ettiğini ifade eden Sarıgül, şöyle devam etti; “Mersin’de hangi ilçenin il olması gerektiği yönündeki çalışmalarımız devam ediyor şu an. Tarsus var Anamur var ama biz tabi kriterlerine bakıyoruz. Bizim şehir plancılarımız, hukukçularımız, en üst düzeyde çalışmalarımızı yapıyoruz. Biz duygusal davranamayız, sorumluluğumuzun bilincinde olan bir partiyiz. Biz bir yerin il olmasını açıkladığımız andan itibaren oranın mutlaka il olması lazım. Çünkü biz devletimizi yönetmeye talip bir siyasi partiyiz. O nedenle kesinlikle açıkladığımız il olacak ilçenin kriterlerine detaylı bir şekilde bakmamız lazım.”
Sarıgül, cezaevi önündeki açıklamalarının ardından vefat eden Kıbrıs Gazisinin ailesine taziye ziyaretinde bulunurken, esnafla da bir araya geldi.

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu