Eğitim İş’den MEÜ Dekanına sert tepki
Eğitim İş Mersin Şube Başkanı Yakup Tekin, 'Mersin Halep'in Nahiyesidir' diyen Mersin üniversitesi dekanına sert tepki gösterdi.
Eğitim İş Mersin Şube Başkanı Yakup Tekin, ‘Mersin Halep’in Nahiyesidir’ diyen Mersin üniversitesi İslami Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr.Erdal Baykan’ın skandal açıklamalarına karşı yaptığı yazılı açıklama ile sert tepki gösterdi.
Başkan Tekin:’Yaşadığı halkın ve toplumun değerlerinden kopmuş bir üniversite dekanı, mensubu olduğu Üniversite öğrencilerine hangi bilimsel yaklaşımla, ne tür bir eğitim verebilir? Mersin Üniversitesi Rektörlüğü bu söylemleri nasıl değerlendirmektedir?’diye sordu.
Tekin’in açıklaması aynen şöyle:
‘Son 20 yıldır her fırsatta cemaat ve tarikat yapılanmalarına yönelik çağdışı uygulamalar gündemi meşgul ederken, Türkiye’yi çağdaş ve demokratik yapısından uzaklaştırma amacına yönelik yeni figüranlar türemeye devam etmektedir.
Mersin Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Erdal Baykan sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “ Mersinimizin Halep’in nahiyesi, misafir değil ev sahibi olduğunu söyledik” ifadelerinde bulunurken hangi ülkenin vatandaşı olarak ve hangi bilim insanı mantığıyla düşünmüştür. Dekan”Suriyeli kardeşlerimizin hafızlık icazet törenine katıldık. Halep’in Şam’ın yurdumuz olduğunu, Mersinimizin Halep’in nahiyesi olduğunu, bugün burada misafir değil ev sahibi olduklarını söyledik. Gün olur harman olur. Her şey aslına döner. Bütün kardeşler bir olur, birlik olur. Hamdolsun gönül coğrafyamız uçsuz bucaksız!” sözlerini söylerken nasıl bir ruh haliyle, neyin hayaliyle yaşamaktadır!
Daha önceki yıllarda Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğretim üyeliği, İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretimi Bölüm Başkanlığı, İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcılığı ve Rektör Danışmanlığı görevlerini görevlerini yürüten Erdal Baykan, 7 Haziran 2015 Genel Seçimleri için üniversitedeki görevinden istifa edip AKP Adana milletvekili aday adayı olmuş ancak aday gösterilmemişti. Baykan, 2019 yılında Mersin Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanlığına atanmıştı.
Mersin Halkı, Kurtuluş Şavaşı yıllarında kısıtlı imkanlarıyla, Milli Kurtuluş Mücadelesini bu ve benzeri Emperyalist oyunlara karşı vermiştir. Yaşadığı şehri Emperyalist işgal altında bir ülkenin şehrine bağlı olarak gören zihniyet Mersin’in gençlerine hangi bilinçle eğitim verecektir. Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğüne karşı bölücü söylemlerde bulunurken kime fayda sağlayabilir? Büyük Önder M. Kemal Atatürk’ün “Mersinliler, Mersin’e sahip çıkınız” sözünün önemi bir kez daha anlaşılmıştır. Mersin’de bilim insanı vasfı almış bir dekan bu söylemlerde bulunuyorsa ve başta Mersin Üniversitesi olmak üzere Mersin’in hiçbir resmi kurumu tepki göstermiyorsa, Mersin Halkı Mersin’e sahip çıkmalıdır. Yaşadığı halkın ve toplumun değerlerinden kopmuş bir üniversite dekanı, mensubu olduğu Üniversite öğrencilerine hangi bilimsel yaklaşımla, ne tür bir eğitim verebilir? Mersin Üniversitesi Rektörlüğü bu söylemleri nasıl değerlendirmektedir?
Demokratik, laik, bilimsel eğitimi savunan Eğitim İş Sendikası olarak, yapılan bu tür söylem ve eylemlerin karşısında olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz. Yıllardır oynanan bu ortaoyunlarına karşı gereken tepkiyi her zaman gösterdik, göstereceğiz.’